Peki

Galeri sahibi Beril ve çağdaş sanatçı Tilbe kahve içmek için sözleşirler. Buluştuklarında İstanbul sanat camiasından tanıdıklarının arkasından konuşur, projelerinden bahseder ve özel hayatlarını masaya yatırırlar.

 

Siparişlerini sormaya gelen kafe çalışanı Kürşat, daha önce karşılaştıkları bir mekânı anımsatır. Dolapdere’deki underground bir parti, onları daha önce de bir araya getirmiştir.

 

“Peki” 2017’de Pera Müzesi’nde, 2021’de ise Sabancı Müzesi’nde okuma tiyatrosu olarak sahnelendi.

 

Bir kafedeyken yan masada konuşulanlara gizlice kulak kabartma isteğinden ilham alan oyun, muhabbet etme hâlini doğallığıyla sahneye taşıyor.

 

“Peki” muzip, müstehcen ve entelektüel bir sohbet. 

Gallery owner Beril and contemporary artist Tilbe meet for a coffee. They talk behind the backs of their acquaintances from the Istanbul art

community, about their projects and their private lives.

 

Kürşat, the waiter who comes to ask about their orders, reminds them of a place they have encountered before. An underground party in Dolapdere had brought them together before.

 

Inspired by the desire to eavesdrop on what is being said at the next table while in a cafe, the play naturally brings the state of conversation to the stage.

 

Peki is a mischievous, suggestive and intellectual conversation.